Elbeten serüveninin nasıl başladığını öğrenmek bu lezzeti tadan sizlerin elbette hakkı. Bizim hikâyemiz, 1954 yılında büyükbabamız Ramazan Çetin’in Çanakkale’nin Kemallı köyüne yerleşmesiyle başlıyor.

O yıllarda sadece küçük çapta bir ticaret başlatmak amacıyla dikilen zeytin fidelerinin biz 4. kuşağa ışık tutacağını kim bilebilirdi? 70 dönümlük bereketli topraklara dikilen zeytin fideleri ilk mahsullerini vermeye başlayınca önce köylüler arasında ticaret başlıyor. Seneler hızla geçip giderken büyükbabamızın vefatı sonrası anneannemiz Zeynep Övgün ve babam Ali Yeniev işleri daha da ilerleterek büyükbabamızın mirasına dört elle sarılıyorlar. Bugün, bu mirasın dördüncü kuşak temsilcisi olarak ben Elif Yeniev, 1954 yılında temelleri atılan bu eşsiz lezzetin sizlerin evlerinize, iş yerlerinize ulaşmasını sağlıyorum.

Elbeten adının nasıl ortaya çıktığına gelince… 66 senedir evlerimizde olan ve büyükbabamızdan miras bu lezzetin bizden bir parçayla ölümsüzleşmesi gerektiğini düşündük. Elif, Betül ve Enis adlarından doğan Elbeten’in gerek şişelenme gerekse etiket tasarımı olarak hak ettiği şekilde markalaşarak gelecek nesillere aktarılması gerektiğinin son derece bilincindeyiz. Şu an ürün çeşitliliğimizde natürel sızma zeytinyağı ve doğal zeytinyağlı sabunlar bulunmaktadır. Ayrıca mahsullerimizin işlendiği tesislerimizin gerekli tüm izin ve belgeleri mevcuttur.

1994 doğumlu Mimar Elif Yeniev olarak geçmişime duyduğum saygıyla bu yolda ilerlerken değişik tatları sizlerin dünyasıyla tanıştıracak olmanın da heyecanı içerisindeyim. Alın teri dökülmüş arazilerimizde senelerdir yetişen, bizim “Delice” (aşılanmış zeytin ağacı) olarak tabir ettiğimiz ve sofralarımızda, yemeklerimizde 66 yıldır kullandığımız bu nitelikli tadı sizlerin beğenmesi en büyük isteğimdir. Sizi Elbeten yolculuğuna katılmaya davet ediyor ve büyük bir emek, inanç ve özverinin harmanı bu lezzeti tattığınızda serin, rüzgârlı bahçelerde anılarla dolu küçük bir gezintiye çıkacağınızı garanti ediyorum.